Tarzancam daha iyidir...

21 Aralık 2009

Aylak Adam 50 Yaşında!

Yine edebiyatçılara bir takım haberler daze daze toplandı. 

Tutunamayanlar'a ilham veren efsanevi kitap Aylak Adam, bu yıl 50. yaşını kutluyor(muş).Yapı Kredi Yayınları ise bunun şerefine 3000 adetlik özel bir baskı yapmış ve bu baskıları numaralandırmış.

Son derece yüzsüz bir  şekilde, nedennn bu özel baskıya şöyle adam gibi bir önsöz yazılmadı acaba, sayın YKY, diye sormak istiyorum ama biliyorum ki sadece 50. yılının hatırlanması/hatırlatılması ve sertkapak-süper kağıt-3000'e kadar sayma şeklinde bir organizasyona girişilmesi bile önemli bir şey olsa gerek, normalde.

Ama ünlü bir isimden güzel bir önsöz? Romanın, Türk yazını içün önemi ve anlamını belirten şöyle 2-3 sayfalık? Hıa?

Dallarrrr... dallarrr...

Bir arkadaşım 85 basımını buldum ben bu kitabın heheha, dediğinden gaza gelip aşkım Kadıköy'de bildiğim sahaflara damladım.(halbuki hepsine damlamamıştı... yavru tarzan acaba nedennn yalan söyledi?)

Yusuf Atılgan da arada (şimdilik iki tane saydım gerçi) böyle parantezler açmış; karakteri kendisiyle çelişmiş, o da ' sayın okur, valla ben de merakla izliyorummmm'a getirmiş... Karakterlerine böyle bulaşması nasıl hoşuma gidiyor anlatamam. 
Genel olarak akıcı bir Türkçe, merakla izlenen hikayeler, son derece gerçek karakterler ('yapacam' diyorlar), üstelik mekan da Taksim ve civarı. Mis.

Sahaflara dalmıştım ya, sonra sıkıldım. (halbuki sadece yorulmuştu, yavru tarzan yine yalan söylüyor, artık burada kensine olan güvenimiz kırıldı) Öğrenciyken güzeldi, hepsini bilirdim (bak yine!). Gideyim de Alkım'a bayılayım bare, diyerek Rıhtım'a doğru vıjjt...

Ve elime verdiler... bu özel baskıyı.
Neyse, dedim, özel bir kitap okuyacağız bari dadını çıkara çıkara bir okuma keyfi yaşayalım, sert kapak-süper kağıt ve numarası(2464) ile birlikte.

Bu arada, aynı gün kıyıdan karabatak-martı-serçe besleme şerefine nail oldum, bence dünyanın en güzel işlerinden biri bu kuşları cıyak cıyak birbirine sokmak (serçeler de cıyaklasın. amin.). Vahşice bir hazzz.

Serçe dedim de, geçenlerde bahsettiğim o kuzey ülkesinde nehir kenarında ördeklere simit-zıvır atarken  serçeler bariz elime kadar gelip ekmeği kapar giderlerdi. Öyle cevval kuşlar. Bizimkiler tırsak. Ama  aynı cevvalite (cevvalite?!)  potansiyelinin bizimkilerde de varolduğuna gönülden inanıyorum.

Zbam!
Aylak Adam'ın 50. yaş günü herkese kutlu olsun! 

With best regards...

0 vıdıvıdı: